GLOBAL MARKA OLMA YOLUNDA 10 ÖNEMLİ FAKTÖR 9 dakikada okunabilir

Hemen hemen her başarılı global marka, şu an bulundukları yere ulaşmak için stratejik adımlar attı ve zaman kazandı. Peki zirveye nasıl ulaştılar? Firmanızı globalde adım adım zirveye taşıyacak yollar için en etkili örnekler ve çıkarılması gereken dersler yeni yazımızda.

1. Evrensel Marka Değerinizi Bulun

Tıpkı insanlar gibi markaların da kendilerine has kimlikleri var. Bugün biliyoruz ki en güçlü markalar, insanların arkasında durabilecekleri, tüketicilerin kendi değerleriyle uyumlu bir mesajla ilham veren markalar… İki örnek üzerinden gidilecek olursa; global markalaşmada Coca-Cola, daha milenyumun başında “yerel düşün, yerel hareket et” pazarlama yaklaşımını benimsedi. Bununla birlikte paylaşma, mutluluk ve aktif yaşam tarzı gibi evrensel değerleri de markanın genişlemesini güçlendirmede etkin bir şekilde kullandı. Benzer bir yaklaşım işlevsellik, sürdürülebilirlik ve güzellik değerleri altında moda ve iç tasarımı uygun fiyatlı hale getirerek geniş bir tüketici yelpazesine uyum sağlamayı hedefleyen Zara veya Ikea gibi markalar için de ifade edilebilir.

Burada bir marka değeri piramidini hayal etmek mümkün. Markanın temelinde gereksinimler veya sağlanan işlevsel faydalar bulunuyor. Bunun üzerinde ürünlerin tüketicide nasıl bir his uyandırdığı anlamına gelen duygusal faydalar yer alıyor. En tepede ise bir markanın müşterisinin benlik kavramını yansıtabildiği, kendini ifade etme avantajını görmek mümkün. Başarılı markalaşmanın anahtarı da tam burada ortaya çıkıyor: Kendini ifade eden faydaları marka – değer önermesinin bir parçası haline getirmek, markaya ve onu kullanırken deneyime zenginlik ve derinlik katmak.

2. Ürünlerinizin Benzersizliğine Odaklanın

Güçlü global markalar bir dereceye kadar farklılaşmaya sahipler. Fark edilmek içinse benzersiz olmak şart. Adobe, ürün odaklı marka büyümesinin en iyi örneklerinden biri. 35 yıl boyunca kendini defalarca yeniden icat etti. Çözümlerinin temel ve istikrarlı değerini koruyarak yenilik yapmaya da devam ediyor. Adobe’nin 2013’te SaaS modeline geçişinden, yakın zamanda yeniden markalaşmasına kadar uzanan yolculuğu bu anlamda benzersiz…

Bir sonraki Photoshop’u piyasaya sürmeyi beklemeseniz de ürün ve hizmetlerinizin benzersizliği üzerinde kesinlikle çalışarak kendi başarı hikayenizi yazabilirsiniz. İşletmenizin benzersiz bir yönünü geliştirin ve ister yıldız müşteri hizmetleri ister daha yüksek kaliteli bir ürün olsun, bunu kendi lehinize kullanın. Ve tüketicilerin bunun farkında olduğundan emin olun.

3. İnovasyon ve Kapsayıcılığa Liderlik Edin

Günümüzde çeşitlilik ve kapsayıcılık birçok marka için ilk sıralarda. Üstelik bu yalnızca bir sosyal adalet sorunu değil. Markanın istihdam ettiği kişileri çeşitlendirmesi, markayı daha iyi hale getirmenin de anahtarlarından biri. Geçtiğimiz birkaç yılda Dell, çeşitliliğin ve katılımın desteklenmesi için benzersiz bir örnek ve ilham kaynağı oldu. “İlerleme Gerçekleşti” sosyal etki stratejileri, toplumsal cinsiyet ve ırk eşitliğini 2030 öncelikli hedefleri olarak belirledi. Firmanızın çalışanlarını cinsiyet, ırk, nesil, din veya kültür açısından çeşitlendirerek yetenek havuzlarının zenginleştirilmesi; uzmanlıkların pekişmesini ve yenilikçi düşünme biçimlerini teşvik edecektir.

4. Tutarlı Müşteri Deneyimleri Sunun

Müşteri deneyimi, tüm global markaların temelini oluşturuyor. Acolad’ın ilettiği bilgilere göre, çalışan ve müşteri deneyimine yatırım yapan şirketler yapmayanlara göre 4,2 kat daha kârlı.  Bu da kalıcı ilişkiler kuran ve kişiselleştirilmiş, çok kanallı etkileşimlere duyulan ihtiyacın önemini ortaya koyuyor.

Temas noktasından bağımsız olarak müşterilerinize olağanüstü, öngörülebilir bir deneyim sunmak elzem. İster çevrim içi ister yüz yüze etkileşim kurun, müşteri hizmetleri seviyeniz kusursuz olmalı. İlave noktalardan biri de müşteriler, ürün veya hizmetten bağımsız olarak, sizinle her etkileşimde bulunduklarında kuruluşunuzdan tam olarak ne bekleyeceklerini tahmin edebilmeli.

5. Markanızı Yerele Uyarlayın

Markanın dünyanın herhangi bir yerinde olumlu bir deneyimle ilişkilendirildiğinden emin olmak için yerel izleyicilerin her birinin kültürünü dikkate almak önemli. Farklı kültürler arasında rekabet eden global şirketler için buradaki zorluk; ölçek ekonomileri, verimlilik ve hissedar getirileri sağlarken aynı zamanda markalarını kültürel olarak alakalı kılmak. Mesela Microsoft, sınırları ve kültürleri aşan mükemmel bir marka örneği. 86’dan fazla ülkeyi ve 22 dili hedefleyerek, pazarlama stratejilerini ve süreçlerini küresel kampanyalar ve yerelleştirilmiş içerik için pazara çıkış süresini hızlandıracak şekilde sezgisel olarak uyarlama yolunu seçiyor.

Farklı kültürler, ülkeler, altyapılar ve diller, dikkatli olmayı ve araştırmayı (ve bir uzman ekibi) gerektirir. Değerleriniz ve genel mesajınız tutarlı kalsa da dil ve görseller iş yaptığınız her bir pazara göre uyarlanmalı.

6. İnternetin Gücünden Yararlanın

Tüketicilerin geleneksel satın alma süreçleri değişeli bir hayli oldu. Doğrusal aşamaları karmaşık, araştırmaya dayalı ve müşteri merkezli bir yolculuğa dönüştü. Sınırsız bilgiye erişimi olan tüketiciler, artık satın alma döngülerinin çoğuna sahipler ve satıcılarla doğrudan temasa geçmeden önce araştırmak, karşılaştırmak ve değerlendirmek için zaman ayırıyorlar.

Bu aşamada internet artık bir markanın elindeki en güçlü satış aracı olabilir. Pazarlama, satış, finans ve servisi tek bir platformda bir araya getiren Salesforce bunun en iyi örnekleri arasında.

7. Global ve Yerel Ortaklıklar Geliştirin

Markanın özünü benimseyen doğru ülke içi iş ortaklarını bulmak, uluslararası büyümenin anahtarı. Pazarı bilen yerel ortaklarla, global iş stratejinizden ve kalite standartlarınızdan ayrılmadan tekliflerinizi ilgili kültürlere ve gereksinimlere uyarlayabilirsiniz. Değerlerinizi paylaşan, global veya yerel olarak müşterilerinize daha iyi hizmet vermek için işletmenizi geliştirebilecek kuruluşları araştırın ve onlarla ortak olun. Çoğu zaman iş ortakları kapıları daha hızlı ve güvenilir bir şekilde açarak kilit pazarlarda büyümeyi hızlandırmanıza yardımcı olabilir.

8. Esnek Koşullara Uyum Sağlayın

Şüphe yok ki, esnek ve pazarın ihtiyaçlarına uyum sağlayabilen şirketler uzun vadede başarılı firmalar arasına adını yazdırabiliyor. Örneğin dünya nihayet kaynaklarımızı koruma ihtiyacını kabul ederken, BP kendisini “uluslararası bir petrol şirketinden entegre bir enerji şirketine” dönüştürüyor. Yeni yol haritaları, çevre dostu enerji kaynaklarının araştırılması, sürdürülebilir ulaşım ve mobilite kavramları ve fiziksel harekete dijital alternatifler için bir çözüm sağlayıcı olmak gibi alanlarda varlığını hissettiriyor.

Şirketiniz küreselleşmeye hazırlanıyorsa, muhtemelen bu çabayı desteklemek için altyapıya yatırım yapılmıştır. Planın işe yaramadığını ve şirketin stratejinize yön vermesi gerektiğini kabul etmek zor olabilir. Ancak bu tür uyarlamalar, “globalleşmeye çalışan” bir şirket ile başarılı bir şekilde “globalleşen” şirket arasındaki farkı yansıtabilir.

9. Fırsatları Iskalamayın

Global arenada ilk etapta kazançlı görünmeyebilecek, ancak ileride çok umut verici fırsatlara dönüşebilecek yeni olanaklara rastlamak mümkün. Önemli olan bunların farkında olmak.

Craiglist, Twitter gibi şanstan veya tesadüfi bir olaydan doğan markaların bu anlamda bazı istisnai hikayeleri var. Bir iş kurmak için yalnızca şansa güvenmek elbette yetersiz olsa da tüm bu markalarda ortak bir unsur bulunuyor: Sürekli fırsat arayışı! İçgüdülerinize güvenin, başarısızlıkları fırsata çevirin ve hesaplanmış riskler alın.

10. Müşterilerinizin Farklılıklarına Saygı Duyun

Son olarak, global bir marka için en hayati konulardan biri, birden çok pazardaki müşterilerin farklılıklarına saygı duymak. Aynı ürünler, mesajlar ve hizmetler nadiren evrensel olarak çekici bulunur. Örneğin derin Ar-Ge’yi stratejik pazarlama kampanyaları ve dağıtımla akıllıca birleştiren L’Oréal, farklı türden tüketicilerin dikkatini çekmeyi başardı. Marka aynı zamanda çeşitliliğe de değer veriyor ve bu da onları farklı ülkelerdeki insanlar için daha çekici kılıyor. Şirketin ürünleri beş kıtada 130 ülkede oldukça popüler. Yapılması gereken basit: Müşterilerin ihtiyaçlarını ve isteklerini dinlemek, ardından sonraki hamlelerinizi buna göre planlamak.

Globalleşme Yolunda Innogate Yanınızda!

Söz konusu görüş ve örnekler, global bir marka oluşturmaya çalışan hemen her şirket için kılavuz olabilir. Bir noktanın altını önemle çizmekte fayda var. En temel ön koşul; potansiyel müşteriler için benzersiz olmak, onların hayatlarına gerçek değer katmak ve doğru iş ortaklarından destek almak. Innogate Uluslararası Hızlandırma Programı, global marka yaratma hedefi ile yola çıkan firmalara kılavuzluk ediyor ve birçok kapı açıyor. Doğru bir global strateji oluşturulmasından doğru kontaklarla network sağlanmasına kadar çok sayıda alanda başarılı olmak için siz de Innogate Uluslararası Hızlandırma Programı’nda yerinizi alın!

Kaynak:

https://blog.acolad.com/global-branding-10-lessons-to-consider