ULUSLARARASI STRATEJİ NEDİR, FİRMANIZA NASIL ADAPTE EDİLİR? 7 dakikada okunabilir

ULUSLARARASI STRATEJİ NEDİR, FİRMANIZA NASIL ADAPTE EDİLİR? 7 dakikada okunabilir

Ürün, hizmet, beceriler, pazarlama yöntemleri… Firmalar söz konusu rekabet avantajlarından en iyi nasıl yararlanabilir? Uluslararası bir strateji, başarılı global şirketlerin kullandıkları en yaygın yaklaşımlardan biri! Uluslararası strateji hazırlanırken dikkat edilmesi gerekenler, uygulama adımında önem kazanan noktalar ve firmanız özelindeki uyum kriterleri yeni yazımızda.

 

 

Uluslararası strateji nedir?

Çok uluslu şirketler olarak da bilinen birden fazla pazarda ticari faaliyetleri olan şirketler, global pazarda hedeflerine ulaşmak amacıyla ihtiyaç duydukları adımları ve prosedürleri ana hatlarıyla belirlemek için uzun vadeli bir plan benimsiyor. Firmanın dış pazarlardaki faaliyetlerine rehberlik etmesi gereken plan, kaynaklar, faaliyet gösterilen sektör ve hedeflenen pazarların özellikleri gibi birçok farklı faktöre bağlı olacak şekilde bir strateji benimsemek bu noktada zaruri.

En temelde uluslararası strateji, düşük düzeyde global entegrasyon ve yerel tepkiselliğe sahip bir yaklaşım. İş birimlerinin organizasyonu açısından, şirketin uluslararası pazarlar için tüm bilgileri, yetkileri ve karar alma mekanizmalarını genel merkezde konumlandırması anlamına geliyor. Özel bir departman, tüm bu uluslararası operasyonları yönetebilir. Ek olarak üretim de dâhil olmak üzere tüm kilit operasyonlar firmanın kendi ülkesinde yer alırken, şirket aynı standart ürün ve hizmetleri yerel lezzetleri dikkate almadan dış pazarlara da ihraç edebilir. Bu nedenle uluslararası stratejiye “ihracat stratejisi” de deniyor.

Global genişleme stratejileri neler?

Bartlett ve Ghoshal’a göre şirketlerin global entegrasyon ve yerel pazarlara yanıt verebilirlik açısından aldıkları farklı konumlar, 4 global genişleme stratejisi türü belirlenmesine izin veriyor.

Global strateji: Global şirketler, tüm kararları genel merkezde konumlandırırken, her ülkenin sunduğu avantajlardan en iyi şekilde yararlanmak adına dış pazarlardaki operasyonlarını koordine ediyor. Örneğin Apple ürünleri birden çok ülkede üretilirken, tüm pazarlarda aynı telefonları ve dizüstü bilgisayarları tek bir güçlü marka altında sunuyor.

Çok ülkeli strateji: Çok ülkeli şirketler, merkezden yüksek derecede bağımsız olan yabancı yan kuruluşlar sayesinde ürün ve hizmetlerini yerel pazarlara uyarlamanın yollarını arar. Ürünleri, yerel tatlara uygundur ve bu da onlara dış pazarda uluslararası şirketler karşısında rekabet avantajı sağlayabilir. Bu strateji, Procter & Gamble gibi gıda endüstrisindeki büyük şirketlerde oldukça yaygın.

Ulusötesi strateji: Bu tür bir uygulama, global ve çok ülkeli stratejilerin bir kombinasyonu olarak görülebilir. Kararlar genel merkez ve bağlantılı yurt dışı iştirakler tarafından birlikte alınırken, ürün ve hizmetler yerel pazarlara göre şekillendirilir. Örnek olarak L’Oréal hem Maybelline gibi ABD’den hem de Lancôme gibi Fransa’dan güçlü markalar sunar.

Uluslararası stratejinin diğer globale açılma stratejilerinden farkı nedir?

Uluslararası stratejide dış pazarlardan elde edilen gelirlerden çok, iç pazardan elde edilen gelire önem verilir. Bu nedenle yurt dışında yapılan ciro, yurt içinde üretilen ciroya ek olarak değerlendirilebilir. Buna karşılık, diğer tüm global genişleme stratejilerinde, dış pazarlardaki faaliyetler, iç pazardaki faaliyetler kadar – hatta onlardan daha fazla – önemlidir.

Söz konusu yaklaşım birçok şirketin global genişlemenin ilk aşamalarında uluslararası stratejiyi izlemesinin temel nedenlerinden biri. Uluslararası faaliyetler gelişir gelişmez, başka bir strateji türüne geçmek genellikle uzun vadeli küresel başarının anahtarını oluşturabilir. Orange, bunun iyi bir örneğini uygulama halinde sunuyor: 2000’lerin başında, Fransa merkezli France Télécom, Orange grubu haline geldi ve Orange Polonya ve Orange Morocco gibi görece bağımsız yerel yan kuruluşlarla giderek küresel varlığını kurdu.

Uluslararası stratejinin faydaları neler?

Globale açılma kararı vermek, firma özelinde büyük bir yatırım olarak kabul edilir. İyi planlama ve uygulama sonrasında uzun vadede fayda sağlayacağı da açık. Öne çıkan avantajlarsa şöyle:

Lokasyona göre rekabet avantajı: Geçtiğimiz yıllarda globalleşme sayesinde dış pazarlara girmek, şirketlerin rekabette öne geçmeleri için yaygın bir yol haline geldi. Aslında, orta piyasa şirketlerinin yüzde 56’sı büyüme stratejilerine uluslararası genişlemeyi dâhil ediyor. Firmalar yerel pazarlara doğru genişleyerek yeni global müşteriler bulabilir, global rakiplere meydan okuyabilir ve ürünlerini geliştirme imkânı elde edebilir.

Geliştirme ve üretim açısından ölçek ekonomileri: Uluslararası şirketler, yalnızca kendi ülkelerinde mal geliştirip üreterek, faaliyetleri farklı ülkelerde elde edemeyecekleri ölçek ekonomilerine ulaşabilir.

Daha yüksek yatırım getirisi: Firmaların uluslararası pazarlarda kendi ülkelerinden daha iyi bir yatırım getirisi elde etmesi, globalleşme açısından güçlü bir motivasyon yaratıyor. Öte yandan yatırım getirisi; üretim, geliştirme, uygulama ve yerelleştirmenin maliyetinin ne olacağına bağlı. Bu nedenle, her globale açılma stratejisiyle bağlantılı potansiyel maliyetler ve gelirler hakkında önceden kapsamlı bir araştırma yapmak oldukça kritik.

Global marka bilinirliği: Tüm ülkelerde aynı global marka altında ürün satmak, global pazarda kolayca tanınmanın bir yolu. Firmalar böylece logoları ve marka adlarının global olarak tanınmasını sağlayabilir.

Global müşteri memnuniyeti: Bir kullanıcının kendi ülkesinde memnun olduğu bir ürünü yurt dışında yeniden görmesi satın alma davranışını yeniden tetikleyebilir. Bu da uluslararası bir stratejinin diğer bir avantajı: Her ülkede aynı ürün ve hizmetleri sunarak küresel pazarda müşteri memnuniyetine ulaşmak!

Uluslararası strateji globalleşmenin en doğrudan yollarından biri

Globale açılmak isteyen şirketler, operasyonları için düşük global koordinasyon gerektiğinde ve ürün ve hizmetleri herhangi bir yerel adaptasyon olmaksızın yurt dışında başarılı olabiliyorsa, genellikle uluslararası bir strateji benimseme yolunu seçiyor. Standartlaştırılmış ürünleri genel merkezden ihraç etmek nispeten kolay olduğundan, globale açılmanın ilk aşamalarında pazara giriş için genellikle ideal bir yaklaşım olduğu söylenebilir. Uluslararası strateji başarıyla uygulandığında, başka bir global genişleme stratejisine geçiş, global maliyet düşüşü ve yerel pazarlar için mükemmel şekilde uyarlanmış ürünler sağlayabilir. Son olarak, uluslararası bir strateji özellikle üretim açısından ölçek ekonomilerinin yanı sıra müşteriler tarafından global tanınırlık ve takdir sağlıyor. Bu nedenle, Rolex ve Porsche gibi şirketler, ilk yabancı şubelerini açtıktan yıllar sonra hala uluslararası bir strateji izliyor.

 

 

Innogate ile en doğru stratejiyi belirleyin!

Globale açılırken firmanızın hangi strateji ile ilerlemesi gerektiğini seçmek ilk etapta zorlu gelebilir. Keza yanlış bir strateji tüm potansiyeli olumsuz yönde etkileyebilir. Bu yüzden yolun başında en doğru iş ortağıyla ilerlemek mühim. Innogate Uluslararası Hızlandırma Programı, Türkiye’deki firmaların doğru bir stratejiyle globale açılması ve uygulama pratiklerinin hatasız bir şekilde gerçekleştirilmesi yolunda hemen her adımda destek sunuyor. Siz de Innogate Uluslararası Hızlandırma Programı’nda geç olmadan yerinizi alın!

 

Kaynak:

https://phrase.com/blog/posts/international-strategy/